10 Ekim 2010 Pazar

sevgilim

Aşk nedir? Ahret demek değildir her halde.
Çınlamalıdır neşesi bu anın gene bu anın kahkahalarıyla
Çünkü ne olacağı yarının meçhulümüzdür hala,
Boş yere vakit geçirmekten artık yoktur bir salah:
Öyle ise gel öp beni,genç ve tatlı sevgilim,
Ömrü pek azdır gençliğin.

W.S

İlk

Biri vardı, o ilk ağlamayı bulup
Herkesi güldüren.
Sonra da bunu unutup
Ağlarcasına gülen.

Ö.A

nefes

Hissettiğimde doğdum
Seni bende.
Ve doydum
Tekrarlayışlarımda.
Acıktığım her an yanımdaydın
Acıkmasam da çekti canım...

8 Eylül 2010 Çarşamba

İSİMSİZ

Biri sana sorarsa;
Sana, beni sorarsa;
Gitti, der misin?
Gittiğimi söyler misin?
Gidiyorum ben sana
Benimle gider misin?

Ö.A

4 Eylül 2010 Cumartesi

mavi kuş

bukowski nin mavi kuşu gibi...
bir şey var ta içimde.
kalbim mi? hayır tüm benliğimi sarmalayan bir şey.
aslında küçücük bir alev topu gibi.
midem yanıyor o yüzden mi acaba?
patlamaya hazır bir bomba sanki...
ı ıh o da değil, öyle değil.
düşünüyorum uzun uzun
dakikalar saatleri, saatler günleri kovalarken.
başımı döndüren afallatan bir şey var içimde.
kaosa sürükleyen beni!
yanaşmayın anlamazsınız
dedim ya ta içimde.
kal orda dediğim mavi kuş tam da bukowski nin dediği gibi!

31 Ağustos 2010 Salı

Terk edilmişlik başkadır, yalnızlık başka.

Ey yalnızlık! Ey yurdum yalnızlık!

O kadar uzun süre yabanıl yaşadım ki yaban ellerde,göz yaşları içinde sana dönmemek mümkün değil!

Hadi tehdit et beni parmağınla,annelerin tehdit edişi gibi...hadi gülümse bana, annelerin gülümseyişi gibi...

Hadi de ki ; '' Kimdi o, bir zamanlar fırtına gibi esip uzaklaşan benden?Kimdi ayrılırken şöyle seslenen : 'Uzun süre oturdum yalnızlıkta, unuttum susmayı !'Bunu iyice öğrendin mi şimdi ?

''Ey Zerdüşt, herşeyi biliyorum;çoğunluğun içinde bir başına, benim yanımda olduğundan daha terk edilmiş olduğunu da !

Terk edilmişlik başkadır, yalnızlık başka: Bunu öğrendin şimdi sen!Ve insanların arasında her zaman yabanıl ve yabancı olacağını da:

Yabanıl ve yabancı olcaksın, seni sevseler bile;çünkü her şeyden önce esirgenmek isterler!

Ama burada, yurdunda ve evindesin;burada her şeyi söyleyebilir ve bütün sebepleri döküp sayabilirsin,hiç bir şey gizli, inatçı duygulardan utanmaz burada.

Burada her şey sevgiyle yaklaşır konuşmana ve şımartır seni;çünkü senin sırtında at koşturmak isterler.

Her türlü benzetmenin sırtında koşturursun burada, her türlü hakikate.Dosdoğru ve dobra dobra konuşabilirsin burada her şeyle;ve sahiden, nasıl da övgü gibi gelir kulaklarına birinin her yönüyle doğru konuşması!

Oysa terk edilmiş olmak başka bir şeydir.

Hatırlıyor musun ey Zerdüşt ?'Hayvanlarım yol göstersin bana'insanların arasında, daha tehlikede olduğumu gördüm, hayvanların arasında olduğumdan,' dediğinde.-İşte buydu terkedilmişlik!

..en sessiz saatin bekleyişini ve suskunluğunu bir ıstıraba dönüştürdüğünde ve alçak gönüllü cesaretini kırdığında: İşte buydu terk edilmişlik!''

Ey yalnızlık !Ey yurdum yalnızlık!Nasılda mutlu ve narin konuşuyor sesin benimle !

Birbirimizi sorgulamayız, birbirimize yakınmayız,birbirimize açığız ve birlikte geçeriz açık kapılardan.

Burada varlığın tüm sözleri ve sözcük kutuları açılıyor bana;varlığın tümü sözcüğe dönüşmek ister burada,tüm oluş burada benden konuşmayı öğrenmek ister.

Ama aşağıda -orada her türlü konuşma boşuna !Orada unutmak ve önünden geçip gitmektir en iyi bilgelik: Bunu öğrendim şimdi!

İnsandaki her şeyi kavramak isteyen, her şeye dokunmak zorundadır.Ama bunun için fazlasıyla temiz ellerim.

Esirgemek ve acımaktı her zaman en büyük tehlike bana; ve her türlü insani varlık da esirgenmek ve acınmak ister.

Böyle Buyurdu Zerdüşt / Yurda Dönüş

7 Ağustos 2010 Cumartesi

Düş!

Çok garip rüyalar gördüm dün gece.
Önce bi psikyatrist+polis karışımı iki adam tarafından takip altındaydım. Testler yapıyorlar bana. Çünkü farklı kimliklerle telefon hatlarım varmış. İnsanları kandırıyormuşum.
Sonra okuduğum her kitabın içinde buldum kendimi. Bi kitap var gemide geçiyor. Orda türlü maceralar yaşıyorum. Sonra gidip birsürü kitap alıyordum.
Bir kitapta ıssız adaya düşüyorum. Orda bi prens var benim taşkın davranışlarımın yanlış olduğunu söyleyip bana davranış dersleri veriyor.
Korkunç fena şeyler.
Tek kişilik dev kadro bu zihin. Zehir zehir!
Elimde olsa konuk etmek isterdim rüyalarıma. Anlattıklarımı kısıtlı kapasitenizle düşünmekle yetinin. Şimdilik bana müsaade.